Güney Karadeniz’de Yeni Fransız Politikası: Pascal Fourcade ve Sinop Konsolosluğu (1803-1809)
Göster/ Aç
Erişim
info:eu-repo/semantics/restrictedAccessTarih
2014Erişim
info:eu-repo/semantics/restrictedAccessÜst veri
Tüm öğe kaydını gösterÖzet
Fransız Devrimi ve sonrasında Mısır’ın işgali Osmanlı-Fransız ilişkilerinde bir kriz dönemi yaratmakla birlikte Fransızların 17. ve 18. yüzyıl boyunca Karadeniz’de ticaret yapma yönündeki girişimlerinin de durmasına neden oldu. Fakat 25 Temmuz 1802 yılında yapılan Paris Antlaşması ile birlikte Karadeniz’de ticaret yapma hakkı Fransızlara da verildi. Bu şekilde Fransa daha önce sahip olduğu imtiyazlara bu kez de Karadeniz’i de ekledi ve bu antlaşmanın 2. ve 3. maddeleriyle Karadeniz’in değişik noktalarına konsolosluklar kurma hakkı elde etti. 21 Eylül 1802 yılında çıkan bir karar ile Sinop’ta genel bir konsolosluk(komiserlik) ve buna bağlı olarak Trabzon ve Ereğli’de birer alt komiserlik kuruldu. Sinop’a konsolos olarak atanan Pascal Fourcade 1803 güzünde Sinop’taki konsolosluk görevine başladı. Fourcade Sinop’ta iyi bir şekilde karşılandı ama Tayyar Paşa’nın sürgüne gönderilmesi sonrasında değişen güç dengeleri ve şehirdeki Rus meslektaşı Konuchenco’nun entrikaları sonucunda Sinop’ta zor durumlarda da kaldı. Aslında genel bir konsolosluk merkezi olarak Sinop tercihi dönemin koşullarına uygun değildi. Her ne kadar Sinop Güney Karadeniz’in en iyi limanlarından birine sahip olsa da ticari olarak eski günlerinden oldukça uzak bir haldeydi. Bilindiği gibi Sinop Osmanlı-Rus savaşlarından en çok etkilediği yerlerden biriydi. Karadeniz’in tamamen Osmanlı egemenliğinde olduğu dönemlerde burada cereyan eden kuzey-güney arasındaki ticari münasebetlerin en çok katkı yaptığı şehirlerden biri de Sinop’tu. Özellikle Kırım ile olan ticarette Sinop, Anadolu ürünleri için bir çıkış kapısı niteliğindeydi. Fakat Kuzey Karadeniz’de Rusların gittikçe genişleyen hâkimiyeti, Karadeniz limanları arasındaki ticarete etki ettiği gibi özellikle Sinop ve Trabzon gibi kuzey limanlarıyla bağlantılı olan şehirlerin ticaretleri içinde bir gerileme dönemini başlattı. Bu haliyle Sinop 19. Yüzyılın başlarında küçük bir sahil kasabası görünümündeydi. Fakat Fransız konsolosunun da belirttiği gibi uygun koşulların oluşması durumunda Anadolu ve İran ticareti için bir çıkış kapısı özelliği kazanabilecek stratejik bir konuma sahipti. Bu şekilde bir potansiyele sahip olan Sinop’a konsolos olarak tayin edilen Fourcade’ın da şehrin geleceğine ilişkin çok yüksek beklentileri vardı. Fourcade Sinop’taki en önemli görev olarak Fransız malları için yeni pazarlar elde etmek; buna karşılık Anadolu ve İran’dan gelecek hammaddeleri almak ve bu mallar için Sinop’ta antrepolar kurmaktan bahsediyordu. Bu bakımdan Fourcade Sinop’u, geleceği çok parlak bir ticaret noktası olarak görürken şehri İskenderiye ve Bağdat ile mukayese ediyor, Güney Karadeniz’in en iyi limanı olarak Sinop’un Samsun ve Trabzon’dan çok daha iyi koşullara sahip olduğunu ortaya koymaya çalışıyordu. Fourcade’ın tüm bu beklentilerinin sadece ticaret için uygun koşulların oluşmasına ve gerekli altyapının tesis edilmesine bağlı olmadığı görülmektedir. Aslında bu planların gerçekleşmesi Güney Karadeniz sahillerine hâkim olan Tayyar Paşa’nın iktidarına bağlıydı. Bundan dolayı Fourcade, Sinop’taki en önemli görevlerinden biri olarak Tayyar Paşa ile iyi ilişkiler kurmak ve onu kendi hâkimiyeti altında gelişecek Fransız ticaretinin kazançları için ikna etmekten bahsediyordu. 1804 yılının baharında bu amaçla Tayyar Paşa ile iyi ilişkiler tesis etse de Sinop’taki Rus konsolosunun engellemeleri yüzünden Fourcade’ın istediği planlar gerçekleşmedi. Buna bir de 1805’te Tayyar Paşa’nın valiliğini kaybederek Sohum’a sürgüne gitmesi eklenince Fourcade için Sinop’ta “yalnızlık dönemi” diyebileceğimiz bir dönem başladı. Fourcade’ın Sinop’taki planlarının önündeki en büyük engel şehirdeki Rus meslektaşı Konuchenco’ydu. Karadeniz’de kendisinden başka bir güç istemeyen Rusya’nın Sinop’taki temsilcisi olan Konuchenco, Fourcade’ın başarısız olması için elinden gelen tüm gayreti gösterdi. Bu bakımdan Fransız Dışişleri Bakanlığı’nın, Karadeniz’de karşılarına çıkacak olan bu Rus kıskançlığının sonuçlarını çok iyi tahlil etmedikleri görülmektedir. Küçük Kaynarca Antlaşması ile Karadeniz’e yayılma hakkı kazanan Ruslar önemli liman şehirlerinde hemen bir konsolosluk ağı tesis etmişlerdi. Rusların konsolosluk açmak için tercih ettikleri yerlerden bir de Sinop’tu. Sinop’taki Rus konsolosları şehirdeki kadıyı değiştirecek kadar güçlüydü. Rus Konsolosu Konuchenco ile Tayyar Paşa arasında yakın bir ilişki vardı. Tayyar Paşa, babası Battal Paşa’nın Rusya’daki sürgün döneminde kendilerine Kırım’da tahsis edilen geniş topraklara sahipti. Konsolosluğunun ilk iki yılında gerek Rus konsolosunun Tayyar Paşa ile olan yakın ilişkileri gerekse de Rusya’nın Bab-ı Ali üzerindeki etkisi Fourcade’ın Sinop’ta en çok yakındığı hususlardı. Gerçekten de Rus konsolosunun şehri terk ettiği 1807 yılının başına kadar Sinop’ta adeta “diplomatik bir savaş” cereyan edecekti. Her iki konsolos da birbirini sıkı sıkı takip edecek ve birbirlerine engel olmaya çalışacaklardı. Bu şekilde Sinop 19. Yüzyılın ilk yıllarında Fransız ve Rus konsoloslarının başını çektiği “taşra diplomasisi” dönemi yaşayacaktı. Tayyar Paşa’nın sürgüne gönderilmesinden sonra Anadolu’daki tüm dengeler değişti. Tayyar Paşa’nın valiliğinde sadece bu vali ile ilişkiler tesis ederek Fransız ticareti için uygun bir zemin arayan Fourcade Tayyar Paşa sonrası birden çok güç odağı arasında kalacaktı. Bu haliyle Tayyar Paşa sonrasında Anadolu’ya hâkim olan kargaşa Fourcade’ın planları için tam bir tehlikeydi. Bunlara bir de 1805 yılında konsolosluğun Rum denizciler; 1807’de de İstanbul’dan dönen Laz denizciler tarafından saldırıya uğraması eklenince Fourcade Sinop’ta oldukça zor bir durumda kaldı. En büyük Rakibi Konuchenco’nun 1806’da başlayan Osmanlı-Rus Savaşı nedeniyle Sinop’tan çıkarılmasıyla şehirde Fourcade için tam bir “özgürlük ortamı” ortaya çıktı. Fakat Rus-Fransız yakınlaşması ve Tilsit Antlaşması’yla birlikte Anadolu’da Fransızlara karşı olumsuz bir hava hâkim olmaya başladı. 1807 yılı saldırısıyla belirgin bir şekilde ortaya çıkan bu hava Fourcade’ın Sinop’taki misyonunun da sona erdiğini göstermeye başladı. Fourcade’ın Sinop konsolosluğu Sinop’ta Fransız ticareti için kayda değer bir sonuç elde etmese de Fourcade’ın altı yıllık konsolosluğu bize Fransız Dışişleri Arşivleri’nde muhafaza edilen çok değerli belgeler bıraktı. Bu konsolosluk yazışmaları ve seyahatlerine ilişkin raporları Orta Karadeniz’in 19. yüzyılın başlarındaki durumu açısında çok önemli kaynaklar bıraktı. Bir arkeolog ve coğrafyacı gibi bölgede incelemeler yapan Fourcade Sinop, Kastamonu, Ladik, Amasya, Vezirköprü üzerine ayrıntılı raporlar hazırladı. Bunların bir kısmı yayınlandığı gibi bir kısmına ise ulaşılmış değildir. Fourcade’ın konsolosluğunu bilim dünyasında şimdiye kadar değerli kılan da bu bölgelerin antik dönemleri hakkındaki araştırmaları oldu. Fakat bunun ötesinde Fourcade’ın altı yıllık konsolosluğunun geride bırakmış olduğu arşiv kaynakları “Ayanlar Çağı”nı yaşayan Anadolu’nun 19. yüzyılın başlarındaki durumu, Karadeniz’deki Rus etkisi ve Osmanlı-Fransız ilişkilerinin Güney Karadeniz’deki geçmişi hakkında çok önemli bilgiler ihtiva etmektedir. Bu çalışma Fourcade’ın konsolosluğunu Fransız arşiv kaynaklarını kullanarak değerlendirme amacındadır.