dc.contributor.author | Gözün, Abdulvehhab | |
dc.date.accessioned | 2021-11-09T20:04:17Z | |
dc.date.available | 2021-11-09T20:04:17Z | |
dc.date.issued | 2020 | |
dc.identifier.issn | 2148-7634 | |
dc.identifier.issn | 2651-4087 | |
dc.identifier.uri | https://doi.org/10.46353/k7auifd.672168 | |
dc.identifier.uri | https://app.trdizin.gov.tr/makale/TXpVNU1EUTJOZz09 | |
dc.identifier.uri | https://hdl.handle.net/20.500.12440/5063 | |
dc.description.abstract | İnsanlara doğru yolu göstermek için gönderilen peygamberlerin temel görevi, onlara Allah’ın (c.c.) dinini tebliğ ve tebyîn etmektir. Son peygamber olan Hz. Muhammed (s.a.s.) de şüphesiz bu amaçla gönderilmiştir. İnsanların içerisinden kimlerin gösterilen doğru yola tabi olduğu için cennete gireceğine yahut başka yollara saptığından dolayı cehenneme müstehak olacağına ise yalnızca Allah (c.c.) karar verir ve bunu sadece o bilir. O bu yetkisini başka hiçbir kimseyle paylaşmamıştır. Böyle olmakla birlikte Hz. Peygamber (s.a.s.), sahâbesinden bazılarını ya henüz onlar hayatta iken ya da vefatlarının ardından özel olarak Allah’ın (c.c.) kendisine bildirmesiyle cennetle müjdelemiştir. Bu kişilerin sayısıyla ilgili yaygın olan kanaat, on kişi olduklarıdır. Bunlara “Aşere-i mübeşşere” denilmiştir. Ancak konuyla ilgili rivâyetler detaylı bir şekilde incelendiğinde on sahâbîden daha fazlasının Hz. Peygamber (s.a.s.) tarafından bu dünyada cennetle müjdelendiği görülmektedir. Bu araştırmada, mezkûr gerçeğe rağmen sadece on kişinin bu müjdeye nâil olduklarına dair yaygın kanaatin oluşmasının sebepleri ve bunların dışında hangi sahâbîlerin dünyada Hz. Peygamber (s.a.s.) tarafından cennetle müjdelendiği yahut cennete gireceğinin haber verildiği ortaya konulmaya çalışılacaktır. Bu vesileyle temel hadîs kaynakları taranarak bu kişilerin sayısının ne olduğunun ve kimleri kapsadığının tespit edilmesi amaçlanmaktadır. Ancak bu konuda nihaî ve kesin bir rakam verilmesi tabiatıyla mümkün olmayacaktır. Zira başkalarının da bu müjdeye nail oldukları halde bu durumun rivayetlere yansımamış olma ihtimali sözkonusudur. | en_US |
dc.description.abstract | The main task of the prophets that sent to show people the right way is to declare religion and clarify it . The last prophet, Muhammad (p.b.u.h.) was also sent for this purpose. On the day of the hereafter, only Allah (swt) knows and will decide who will enter into heaven by entering the right path, or who will go to hell by deviating from the right path. He has not shared this authority with anyone else. Nevertheless, Hz. Prophet (pbuh) heralded some of his companions to heaven when they were still alive or after their death, by Allah’s permission. The common opinion about the number of these people are ten. These are called “Ashra-i Mubashra”. However, when the stories on the subject are examined in detail, it is seen that more companions are heralded by the Prophet (p.b.u.h.) with heaven in this world. In this study, the reasons for the widespread belief that only ten people had received this good news and other companions that were actually heralded by the Prophet (p.b.u.h.) with heaven will be revealed. On this occasion, it is aimed to search the basic hadith sources and determine the number of these people and who they are. However, it will not be possible to give a final and precise figure in this regard. Because, although others have been given this good news, it is possible that this situation has not been reflected in the narrations. | en_US |
dc.language.iso | tur | en_US |
dc.relation.ispartof | Kilis 7 Aralık Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi | en_US |
dc.rights | info:eu-repo/semantics/openAccess | en_US |
dc.subject | [No Keywords] | en_US |
dc.title | AŞERE-İ MÜBEŞŞERE DIŞINDA CENNETLE MÜJDELENEN BAZI SAHÂBÎLER | en_US |
dc.title.alternative | SOME COMPANIONS WHO WERE PROMISED PARADISE EXCEPT ASHARA-I MUBASHARA | en_US |
dc.type | article | en_US |
dc.relation.publicationcategory | Makale - Ulusal Hakemli Dergi - Kurum Öğretim Elemanı | en_US |
dc.department | Gümüşhane Üniversitesi | en_US |
dc.identifier.volume | 7 | en_US |
dc.identifier.issue | 1 | en_US |
dc.identifier.startpage | 243 | en_US |
dc.contributor.institutionauthor | Gözün, Abdulvehhab | |
dc.identifier.doi | 10.46353/k7auifd.672168 | |
dc.identifier.endpage | 275 | en_US |