HOFSTEDE'NİN "BELİRSİZLİKTEN KAÇINMA" KÜLTÜREL BOYUTU BAĞLAMINDA TÜRKİYE'DE YÜRÜTÜLEN ÇÖZÜM SÜRECİYLE İLGİLİ 7 HAZİRAN 2015 MİLLETVEKİLİ GENEL SECİMİ ÖNCESİ BİR ARAŞTIRMA
Erişim
info:eu-repo/semantics/openAccessTarih
2016Erişim
info:eu-repo/semantics/openAccessÜst veri
Tüm öğe kaydını gösterÖzet
Bireyin tutum ve davranışları içinde bulunduğu koşullara bağlı olarak farklılık göstermektedir. Sebep ve sonuçları bakımından belirgin bir ortamda, bireyin tutum ve davranışlarının rasyonel yönü ağır basmaktadır. Dolayısıyla olumlayan bir bakış, bireyin tutum ve davranışlarına egemen olmaktadır. Ancak sebep ve sonuçları bakımından belirsizliğin arttığı durumda, belirsizlikten kaçınabilmek için bireyin tutum ve davranışlarındaki radikal eğilim artmaktadır. Bu durum toplumsal bir sorunun çözümünde tarafların birbirinden uzaklaşmasına neden olmaktadır. Bu çalışma Cumhuriyetin kuruluşundan bugüne Türkiye'deki en önemli sorunlardan biri olan Kürt sorununun çözümü için başlatılan ,çözüm süreci' ile ilgili oluşan algı türlerini ve bu algı türlerinin ,çözüm süreci'nin geleceğine olan etkilerini ele almaktadır. Bu amaçla çözüm süreci ile ilgili farklı yaklaşımların egemen olduğu Gümüşhane ve Şırnak'ta bir araştırma yapılmıştır. Araştırmada basit tesadüfi örneklem yöntemi ile Şırnak'ta 300, Gümüşhane'de 250 kişi ile yüz-yüze görüşülmüştür. Çözüm süreci ile ilgili beş algı türünün ortaya konduğu çalışmada, çözüm süreci hakkında olumlayıcı bir bakışa sahip olanların çözüm sürecinin devamından yana olduğu, bu konuda daha ileri adımların atılması gerektiği görüşüne sahip oldukları sonucuna varılmıştır. Buna karşın çözüm süreci ile ilgili endişe ya da olumsuz bir algıya sahip olanların ise, Kürt sorununun çözümü için daha sert ve katı eylemleri önerdikleri görülmüştür. Dolayısıyla belirsizliğin hakim olduğu algı türlerinde çözüm süreci ile ilgili tutumlarda daha radikal bir eğilim gözlenmiştir. An individual's attitudes and behaviours differ depending upon the circumstances in which it is located. In a significant environment in terms of cause and effect, the rational aspects of an individual's attitudes and behaviours dominate. Therefore, an affirmative perspective has control over the individual's attitudes and behaviours. But in the case of increased uncertainty in terms of cause and effect, radical tendency in an individual's attitudes and behaviours are increasing to avoid uncertainty. This case causes the parties diverging from each other in the matter of solutions for social problems. This study deals with the perception types related to the ' solution process ' that has been initiated for the solution of Kurdish issue in Turkey which is one of the most important problem since the foundation of Republic and the effects of these perception types on the future of solution process. For his purpose, a research has been carried out in Gümüşhane and Şırnak where different approaches are prevailing about the solution process. In the study with the simple random sampling method, 300 people in Şırnak and 250 people in Gümüşhane were included with face to face interview. The study, in which five types of perception about the solution process have been revealed, has concluded that those who have an affirmative perspective about the solution process support the continuation of this process and taking further steps about the issue. However, it is clearly seen that those who have concerns or negative perceptions regarding the solution process propose harder and strict actions related to the solution of Kurdish issue. Therefore, in perception types dominated by uncertainty, more radical tendency has been observed in the attitudes about the solution process.
Cilt
0Sayı
39Bağlantı
https://app.trdizin.gov.tr/makale/TWpVeU9EQTJOZz09https://hdl.handle.net/20.500.12440/4461